Yolun sonuna çoktan gelmişti…
Yorgunluktan kapanmak üzere olan gözlerini zorlayarak
ta olsa bir kere daha iyice açıp çevresine baktı ama kimseyi göremedi. Bu
gürültü be ses bu kadar insan nereye gitti diye geçirdi aklından yerinden
kalktı sağa sola baktı kapıya doğru ilerledi ürkek bir hareketle kapıyı açtı
koridora baktı ama kimsecikler görünmüyordu hayret dedi bu insanlar yer yarıldı
yere girdi herhalde. Hâlbuki daha iki saat öncesinde büyük bir gürültü ardından
bir bağrışma herkes ne oluyor diye pencerelere koşmuş fakat o sokağın her
zamanki hali deyip oralı bile olmamış işini yapmaya devam etmişti.
İşini mutlaka bitirmeliydi emir öyleydi “ne olursa
olsun yerinden kalkmayacaksın bu işi bitireceksin ve mutlaka akşama bitirmiş
olarak teslim edeceksin yoksa gerisini sen bilirsin ya da cezana razı
olacaksın” tehdit ve uyarıları üzerine mecburen oda öyle yaptı. Bir sürü
gürültü ve bağrışmaya rağmen o hiç oralı olmadı, işine devam edip bitirdi.
Dosyalarını topladı evraklarını yerine koydu. Her şey tamam deyip olduğu yerde
kestirmeye başladı uyandığında gördüğü manzara tuhaftı, tüm çalışanlar binayı
boşalttı etrafta kimseler yok herkes kaytardı herhalde diye aklından geçirdi.
Yoksa burası şimdi ne durumda olurdu.
Sessizliği çok ta ciddiye almadı. Paltosunu aldı
üzerini giyindi eve gitmek üzere çalışma odasından çıktı. Asansörün bulunduğu
kapıya geldi elini uzatarak asansör düğmesine bastı kırmızı ışık yandı. Demek
meşgul biraz beklemeliyim diye düşündü. Aklından da başka şeyler geçmeye
başladı binada kimse yok, her yer sessiz ama asansör meşgul bu nasıl oluyor.
Demek bina boşalmadı hala çalışanlar var ya da belki de temizlik işçileridir,
temizliklerini yapmaya çalışıyorlar diye düşünürken asansörün gelmemesi üzerine
yeniden asansör düğmesine bastı fakat değişen bir şey yoktu. Ne gelen nede
giden vardı. Sinirlendi sağına soluna baktı asansör kapısını bir iki kere
tekmeledi ama her şey nafile değişen bir şey yok anlaşılan arıza var en iyisi
ben beklemeyeyim yürüme merdivenleri inip gideyim bari diye düşünüp
merdivenlerden aşağı inmeye başladı. Hem sinirli sinirli söyleniyor hem de
merdivenlerden aşağı inmeye çalışıyordu.
İşte yüksek binaların hele de üst katlarda çalışmanın
bir kötü yanı da bu dedi kendi kendine. Bina birkaç kat olsa ya da alt katlarda
otursak kolay hiç asansöre gerek kalmadan rahatlıkla yürüyüp çıkardık hem
yorulmaz hem de zaman kaybetmezdim dedi. Merdivenlerden inmek ayrı bir zahmet
ama şu merdivenlerin bakımsızlığı kirliliği yerlerdeki çöpler her taraf pislik
içerisinde insanlar asansörle inip çıktığı için kimse çevresine dikkat etmiyor
bina yönetici ve sorumluları da işi hakkıyla yapmayınca tam bir rezalet ortaya
çıkıyor görünen de bu işte.
Arada bir ışığın yanıp sönmesi de canını sıkmaya
başladı acaba hiç kimse görmedi mi bunu yöneticisi de yada kapıcısı damı
görmedi bu bina bu kadar bakımsız değildi ne oluyor böyle çevre pislik içinde,
ışık yanıp sönüyor merdivenler kokudan geçilmiyor. Sorsan şehrin en lüks en
korunaklı en sağlam en güvenli en kullanışlı binası ama görünen manzara hiç de
öyle değil. Artık bu sorunları da bu vesileyle görmüş olduk inşallah yarın
toplantıda gündeme gelir bende yöneticilere durumu iletir sorunun çözümünü
sağlarım yoksa utanç verici bu durum kolay kolay düzelmeyecek gibi.
Birkaç kat inmişti ki aniden çok derinden geldiği
düşüncesi uyandıran bir imdat sesi ya da ona benzer bir ses duydu kulak
kabarttı ama ses tekrar gelmedi herhalde bana öyle geldi dedi. Merdivenlerden
inmeye devam etti.
Birkaç kat indikten sonra tekrar ışıkların yanıp
sönmeleri başladı. Anlaşılan bu ışıklar beni bayağı yoracak iyisi mi biraz
hızlanayım diye düşünüp adımlarını sıklaştırmaya derin derin nefes almaya ve
katları bir bir inmeye çalıştı fakat bu kadar kat kolay kolay bitecek gibi
değildi.
Daha 10. Kata gelmişti ki çok büyük bir gürültü duydu
ne oluyor diye elinde olmadan bağırdı fakat gürültünün sesi kesildi hiçbir
yerden ses gelmiyor sanki dünya bir anda sessizliğe gömülmüş bütün canlılar yok
olmuş ya da ölmüştü. Böyle saçmalık olur mu hadi insanlar çıkıp evlerine
gittiler sokakta da kimse kalmadı mı çevre binalarda kimse yok mu yada koca
binada bir sürü nöbetçiler, gece bekçileri, temizlik işçileri, gece vardiyası
çalışanlar vardı nereye gittiler de ses seda kesildi anlamıyorum şu ana kadar
yaşadıklarımı gördüklerimi bir türlü aklım almıyor açıklayacak bir şey de
aklıma gelmiyor!..
Arada birkaç kez gelen ne olduğu anlaşılamayan sesler
çalışmayan asansörler sürekli arızalı gibi yanıp sönen elektrik lambalarına
rağmen binadan çıktı sokağa girdi evin yakın olmasına rağmen gördüklerinden
bunalmış olacak ki bir taksi çevirip binip bir an önce eve varıp neler oluyor
anlamaya çalışayım düşüncesiyle durakta beklemeye başladı fakat bir aksilik
vardı. Geldiği durakta her zaman insanlar yığılı dururken şimdi kimsecikler
yoktu. Hava durumundandır herhalde erkenden insanlar evlerine gittiler galiba
diye düşündü beklemeye başladı aklındaki düşüncelerle ne kadar zamanın
geçtiğini anlamadı fakat beklediği süre zarfında bir tane olsun taksi veya
başka bir araç gelmedi gerçi taksi harici buradan geceleri çöp kamyonları
belediye işçilerini taşıyan araçlar özel araçlar gündüz saatlerinde birde
belediye otobüsleri gelip geçer ama şu ana kadar gelen olmadığına göre en iyisi
mi ben yürüyerek gideyim eğer yolda gelen araç olursa binerim yoksa durakta çok
fazla zaman kaybedeceğim diye düşünüp yola koyuldu hem gidiyor hem de garip
durumun neler olabileceği konusunda aklından bir sürü senaryolar üretiyordu:
Şimdi teröristler şehirde gelip bir kimyasal bomba
patlatsalar herkesi öldürseler ama olamaz en azından sokaklarda insan ölüleri
olurdu hayır bu olamaz peki ya uzaylılar gelip dünyayı yakıp yıksalar bütün
canlıları öldürseler o zamanda bir işaret olurdu her yer olduğu gibi duruyor
insanları alıp gitseler o kadar insanı bir araya toplayıp taşıyabilecek bir
uzay gemisi olamaz en iyisi mi bunu da geçelim çünkü olamaz peki nasıl oluyor
da iş merkezinde kimse yok sokakta kimse bakkalı manavı kasabı kapalı ortalarda
kimse yok yok yok insanlar hiçbir şey almaya da mı çıkmıyor halbuki bir akşam
önce her yer cıvıl cıvıldı sokaklarda insanlardan geçilmiyordu ama şimdi kimse
yok her taraf sessizlik içinde çıldırmamak elde değil arkadaş, yer
yarıldı insanlar herhalde içerisine girdi, başka ne olabilir ki … Hava kapalı
yağmur yavaş yavaş kendini hissettirmeye başladı bu kadar yürümeme rağmen
hiçbir araç gelmedi anlaşılan iş ayağa kaldı zaten eve de yaklaştım arabaya
gerek kalmadı hele eve gidip bakalım orada neler oluyor Haberleri açıp
izleyelim belki bu anormal durumu açıklayacak bir iki haber öğrenirim dedi.
Eve geldi kapı zilini çaldı duyan olmadı ardından
tekrar zili çaldı fakat gelen giden yoktu. Size demi bir şeyler oldu neden
kapıyı açmıyorsunuz da beni dışarıda bekletiyorsunuz zaten canım burnumda gibi
düşüncelerle kapı zilini sinirli bir şekilde uzunca bir kere bir kere daha
çaldı fakat değişen bir şey olmadı kimsede ses yoktu.
Elini sinirli bir şekilde cebine attı anahtarı aramaya
başladı fakat aksilik olacak ya anahtar cebinde yoktu ya evde unutmuş dışarı
çıkarken almamış yada işyerinde masasında unutmuştu anahtarını. Yapacak ne
kaldı ki geriye; şöyle bir düşündü bir kere daha zili çaldı tekrar çaldı ama
değişen bir şey olmamıştı bütün zil çalmalar nafile bir gayretten başka bir şey
değildi.
Aklına komşuya gidip yardım istemek yada çocuklar
gelinceye kadar orada beklemek geldi ama belki evde değildir. Ayıp olur dedi
bari çıkıp çevreye bakayım pencerelerden girebileceğim bir yer varsa oradan
içeriye girmeye çalışayım diye düşündü.
Merdivenlerden indi. Bahçeye çıktı etrafa göz gezdirdi
fakat onun işini görebilecek herhangi bir malzeme bulamadı bahçe kapısına doğru
ilerledi kapıyı açtı sokağa çıktı fakat ağaçlardan mı havanın karanlığından mı
yoksa günün tuhaflığından mı olduğunu anlamadığı bir sessizlik bir gerilim
etrafta kol geziyor bir türlü içinde bulunduğu sorunu çözebileceği imkânlar
oluşturulamıyordu.
Tekrar sokağa çıktı en yakın kahvehaneye gidip bari
orada bekleyeyim dedi. Kahvehaneye doğru giderken gün içerisinde yaşadıklarını
tekrar aklından geçirmeye başladı gün boyu neler yaşamıştı yaşadıkları
arasından anormal olanlar neydi düşündü; Önce yanına bölüm şefi gelmiş eline
bir dosya sıkıştırmış ve bunu mesai bitimine kadar mutlaka tamamlaması
gerektiğini çok önemli olduğunu eğer yetişmezse sonunu iyi düşünmesi
gerektiğini söylemiş dosyayı bırakıp çıkmıştı. Verilen işi zamanında bitirdi
fakat mesai bitmemiş olduğu için koltuğunda uyuya kaldı. Bir ara büyük bir
gürültü oldu fakat her zamanki sokağın hali deyip yerinden kalkmamıştı uykudan
uyandığında ofiste kimse yoktu üzerini giyindi ve çıktı. Asansöre geldi asansör
çalışmıyordu. Tekrar tekrar çağırmasına ve arada bir derinden acayip sesler
gelmesine rağmen asansör gelmemiş sonunda merdivenlerden yürüyerek inmeye
çalışmıştı. Bu arada merdivenlerdeki ışıklar arada bir yanıp sönüyordu,
merdivenler pislik içerisindeydi.
Durağa geldi otobüsü bekledi ama otobüs gelmemişti
yetmiyormuş gibi işin bir tuhaf yanı da durakta bekleyen hiç insan yoktu. Çok
tuhaf, vasıta gelmeyince yürüyerek eve gitmeye kalkmasına ve eve kadar
yürümesine rağmen kimseyle karşılaşmamış hiçbir vasıta da gelmemişti. Eve gelip
zili bir kere iki kere üç kere çalmasına rağmen ne kapıyı açan oldu nede başka
bir şey çok tuhaf diye düşündü her şeyde bir anormallik var ama ne olduğunu
anla anlayabilirsen?
Tekrar tekrar gün içerisinde olanları akıl süzgecinden
geçirip bir açık yakalamaya çalıştı. Düşünüyor düşünüyor ama bir cevap
bulamıyordu bu kadar insan nereye gitmiş olabilir. Merdivenlerdeki o ses neydi,
ofisteki insanlar nereye gitmişlerdi!.. Hepsi bir tarafa bu kadar yol yürünür de
bir arabaya olsun rastlanılmaz mı? Hâlbuki bu yoldan günde yüzlerce araç
geçiyor ama ben bu kadar yolu yürüyerek gelmeme rağmen bir tek araca bile
rastlamadım bu nasıl oluyor, tüm bu düşünceler içerisinde kafa yorarken aniden
büyük bir gürültü oldu bağrışmalar ani bir fren ve lastik sesleri duyuldu.
Gözlerinin önünde dünya dönmeye başladı, gökyüzünde karanlıkta bulutlar
arasında gözüne bir yıldız ilişti. Kulaklarında büyük gürültüler asansör
sesleri, çığlıklar imdaaaaaat sesleri uğultular motor sesleri polis ambulans
sirenleri o ana kadar hiçbir yerde olmayan sesler biranda kulaklarını kapladı
sonra bir hayat durdu, büyük bir sessizlik oldu, ağzından bir iki söz çıkacak
gibi oldu bir şeyler söylemeye çalıştı ama söyleyemeden yolun sonuna çoktan
gelmişti…
Yorumlar
Yorum Gönder